Alaplı Ömerli Köyü’nde dünyaya gelen Mesut Gülten, 9 yaşında çırak olarak meslek hayata atıldı, Alaplı da inşaat sektöründe uzun yıllar çalıştıktan sonra kendini geliştiren Gülten, şimdi İstanbul’un ve Türkiye’nin birçok bölgesinde adından söz ettiriyor.

KÜÇÜK YAŞTA ELİ ÇEKİÇ TUTTU
- Çocuk yaşta iş hayatına başlayan Gülten’in yaşam hikayesi başarılar ile dolu.
1988 yılın da Alaplı Ömerli Köyü’nde doğan ve 9 yaşında Mollabey de tarım aletleri ve römork imalatında çırak olarak işe başlayan Gülten, girişken ve atılganlığı ile ön plana çıkarken, her geçen gün zekasını ön planda tutarak, öğrenme hırsı ile dikkat çekti. Yaşıtları kalem tutarken onun elleri çekiç, balyos ve pense tutmayı öğrendi. Çıraklıktan sonra makineler da operatörlük olarak devam etti. Kamyon şoförlüğü de yaptı. Sonra gemi tersanesinde gemi imalat ustası olarak çalışmaya başladı.

- EN BÜYÜK OYUNCAKLARI İŞ MAKİNALARI 
En büyük oyuncaklarım iş makineleri diyen Gülten; “Daha da ileri gidebileceğimi düşündüm ve Gelibolu da tersanelerde çalışmaya başladım. Kendi imal ettiğim gemide 2. kaptan olaraktan çalıştım. Sonra 2009’daki krizden sonra tersaneciler olarak oldukça etkilendik ve asıl mesleğim olan operatörlüğe geri döndüm. Mermer, mobilya, elektrik, inşaat sektörüne doğru atılımlar yaptım. Buradaki çalışmaların da bana az geldiğini düşündüm ve İstanbul’a gitme kararı aldım. Çıraklıktan geldiğim bu sektörde daha faydalı olabileceğim gerektiğini düşündüm. Büyük bir inşat firmasında satın alma personeli olarak işe başladım. 7 yıl içinde firmam ve kendim aklımın ve zihnimim alamadığım noktalara ulaştık. Hem memleketime hem de vatanım olan Türkiye’ye daha bir çok projeler katabileceğimizi düşündük ve çalışmalarımızı bu noktada yoğunlaştırdık. Sayısız dev projelere imza attık.”dedi.

- 2 BİN KİŞİYE İSTİHDAM 
Yaklaşık 2 bin kişiye istihdam sağladığını belirten Gülten, “Türkiye’nin bir çok iline inşaat, baraj, karayolu ve tüneller yaparak ülkeye faydalı olmuş ve sayısız projelere imzalar attık. İstanbul’un Ataşehir semtimde merkezi bulunan firmamız himayesinde mevcutta yaklaşık 2 bin kişi çalışıyor. Biz yıllardır Alaplı’ya da katma değer sağlıyoruz”

- MALZEMELERİ ALAPLI’DAN TEMİN EDİYOR
TRAŞINI DAHİ ALAPLI’DA OLUYOR
Tıraşını dahi Alaplı’da olduğunu belirten genç iş adamı Gülten şunları söyledi; “Şirketimiz merkezi İstanbul’da olmasına rağmen bizler birçok ürünlerimizi İstanbul da olmasına rağmen Alaplı’dan temin ederiz. Örneğin demir çelik ürünleri olsun, hafriyat, nakliyat işleri, bakım, onarım işlerini Alaplı’dan görüyoruz. İnşaat üzerine İstanbul’un Esenyurt, Başakşehir, Sultanbeyli, Beylikdüzü, Avcılar, Kavavık gibi birçok semtlerde büyük küçük eserleriniz mevcuttur. En güzeli ise hem bölge halkımıza hem de ülkemize istihdam sağlıyoruz.”dedi.

- “ALAPLI İLE İLGİLİ PROJELERİMİZ VAR”
Alaplı ile ilgili de kafalarında bazı hedeflerinin olduğunun altını çizen Gülten; “Alaplı gerçekten gerek fiziki konumu gereği gerekse ekonomik olarak çok elverişli bir yerde. Gezip gördüğümüz ülkelerin, fuarların ve de şehirlerdeki manzaraları memleketimiz olan Alaplı da görmek en büyük temennimiz. Alaplı ile ilgili olarak gerek üretim gerekse inşaat sektörü ile alakalı projelerimiz var. Bunları zaten kamuoyuyla da ileriki zamanlarda paylaşacağız.”dedi.

- “TÜKETİCİ DEĞİL, ÜRETİCİ OLMALIYIZ”
En büyük hedefimiz ülkemizin güçlü olması ve kalkınmasıdır diyen Gülten; “Bulunduğum noktaya aklım, azmim, çalışmam sayesinde ulaştım. Bugün ülkemizde, başarı yolu herkese açıktır. Daima işinizi geliştiriniz. İş hayatında kendini devamlı eğitmeyi faydalı görüyorum. Çünkü şartlar, bulunduğunuz zemin, ekonomi, politika devamlı değişebiliyor. Üretmekten başka derdimiz olmamalı. Tüketici toplum değil üretici toplum hale gelmemiz artık şart oldu. Tüketici bir düşünce yapısından üretici olana geçiş yapmak hayatınızda başardığınız en büyük şeylerden biri olabilir. Şu bir gerçek ki üreticiler daima zenginleşmeye, tüketiciler ise yoksullaşmaya eğilim gösterirler.”dedi.

- BÜYÜK BAŞARILAR HEPİMİZİN KAZANCINA OLACAKTIR
Gülten ayrıca; “Daha güçlü bir Türkiye için üretmekten başka çaremiz yoktur. Üretebilmemiz, daha fazla katma değer yaratabilmemiz için Türkiye’nin tek gündeminin ekonomi olması gerekmektedir. Sanayicilerimiz bu zor koşullarda dahi bu başarıları elde edip bu denli büyük bir katma değer yaratabiliyorsa, engellerin aşılması ile elde edilecek yeni ve büyük başarılar, hepimizin kazancına olacaktır. Çocuklarımızın geleceğini; işle, güçle, imkânlarla donatmalıyız. Ülkemizde çok sıkıntılı günler yaşıyoruz. Bu süreçteki olumsuzlukların tek çare; eğitim ve üretim. Daha çok, akılla üreteceğiz. Allah vergisi zenginliğimizi koruyacağız, geliştireceğiz ve üreteceğiz” dedi.