"FINDIK ÜRETİCİLERİ TARIMINDAN VAZGEÇME NOKTASINA KADAR GELMİŞTİR"

Alaplı Ziraat Odası Başkanı Şeref Türkoğlu;  “Bu yıl fındık üreticisinin verim açısından yüzü gülecek, peki hasat ettiğinde yüzü gülecek mi?” Dedi.

"FINDIK ÜRETİCİLERİ TARIMINDAN VAZGEÇME NOKTASINA KADAR GELMİŞTİR"

Alaplı Ziraat Odası Başkanı Şeref Türkoğlu;  “Bu yıl fındık üreticisinin verim açısından yüzü gülecek, peki hasat ettiğinde yüzü gülecek mi?” Dedi.

18 Temmuz 2019 - 13:07

Üretici olmazsa satıcı da olmaz diyen Türkoğlu; ““Fındık üreticisinin maliyetleri göz önüne alınarak fındık taban fiyatı açıklanması halinde çiftçi rahatlayacaktır. Fındık işçisi çalıştırma ücretlerinin 83 Türk lirası oldu. Mazot gübre maliyetleri geçen yıla oranla % 40 - %75 arttı. Buna göre maliyetlerin hesaplanarak, geçen sene açıklanan fiyatın üstünde bir fiyat açıklanması bekliyoruz. Fiyatların açıklaması yapılan rekolte çalışmalarına göre yapılıyorsa yine fındık fiyatlarında ve fındık ticaretinde farklılıklar olacaktır. 1 ay önce yapılan rekolte çalışmalarıyla 775 bin ton olarak tespit edilen rekoltenin bugünle arasında uzun bir zaman farkı bulunmaktadır. Rekolte hesaplamasında sonra fındıkta külleme hastalığı arttı ve fındık dökülmeye başladı. Fındık verimi fazla ancak toprak yapımızın kötü olması ve eksik makro mikro elementlerden dolayı fındık iç bağlayamadığından yine dökülmeler olmakta ayrıyeten bu sebepler doğrultusunda randımanın düşük olması beklenmektedir.
 
FINDIK ÜRETİCİLERİ TARIMINDAN VAZGEÇME NOKTASINA KADAR GELMİŞTİR
Halen tarım bakanlığı rekoltenin ne kadar olduğunu açıklamadı ancak fındık alıcıları 2 ay önceki açıklamaları göre 775 bin ton fındık rekoltesi beklemektedir. 775 bin ton fındığı doğru tespit etmiş olsalar bile köydeki hesap çarşıya uymayabilir.  % 20 fire vereceğini varsaydığımız da 155 bin ton düşük olabilir. 620 bin ton kabuklu fındığın 500 bin ton ihraç ediliyor 200 bin tonda iç piyasada tüketiliyor. 700 bin ton fındıkta üretim fazlalığı olmamaktadır. Yine de ihracatçılar üretim fazlasını göz önüne alarak düşük fiyatla fındık alacaklardır. Fındığın satmak zorunda kalan üretici ile fındığını satmayan üreticinin aradasında bir uçurum olmaktadır. Geçen sene 11- 12 TL fındık satan çiftçiler fındık 15 -16 TL olunca morali bozuldu. Üretici olmazsa satıcı olmayacağı için üretici temsilcileri ile tarım bakanlığı dışında alıcıların kendi kendilerine tek taraflı fındık fiyatı belirlemesi büyük risk oluşturmaktadır. Üretici fındık tarımından vazgeçme noktasına kadar gelmektedir.

FINDIK TABAN FİYAT TEMMUZ AYI İÇİNDE AÇIKLANMALI
Tarım Bakanlığı, üretici ve üretici birlikleri ile birlikte rekolte çalışmaları yapmak adilane kararlar verilmesinde etkili olacaktır. Hükümetimiz müdahale alımı yapmalı ve belirleyeceği fındık taban fiyatını temmuz ayı içerinde açıklamalıdır. Gübreleme maliyetleri, işçilik maliyetleri, geçim maliyetleri, çocukların okul masrafları vs. temin edebilmek, fındığını satmak zorunda kalan üreticilerimizin memnuniyetini sağlayacaktır.
Alan bazlı fındık desteği çiftçi için bir promosyon niteliğinde olup çok faydalı görünmektedir. Alan bazlı fındık desteği 4 yıldır 170 TL mazot gübre desteği 13 TL, toprak analizi 2,5 TL, Organik tarım desteği 100 TL’dir. Bu rakamların tarım girdilerin maliyetleri arttığı dikkate aldığımızda alan bazlı fındık desteğinin 225 TL, organik tarım desteğinin 150 TL, mazot gübre desteğinin 20 TL toprak analiz ücretinin 10 TL olarak güncellemesinde fındık tarımının sürekliği için faydalı olacağına inanıyorum.

FINDIK TİCARETİ GÜN GEÇTİKÇE TEKELLEŞME YOLUNDA İLERLEMEKTEDİR
Tarım alanların azaldığından dünya da ve ülkemizde nüfusun artmakta olduğu günümüzde birim alandan daha fazla ve kaliteli ürün yetiştirebilmek için tarımla uğraşan çiftçilerin desteklenmesi çok önemlidir.  Dünya nüfusunun artması ile fındık tüketimi artmış ancak fındık üretimi 15 yıldır artmamıştır. 16 yıl önce 900 bin ton fındık rekoltesi olmuştur. 15 yıldan beri fındık rekoltesi 450 bin ton ile 700 bin ton arasında gerçekleşmiştir. Fındık ticareti gün geçtikçe tekelleşme yolunda ilerlemektedir. Fındık tarımı temel geçim kaynağı olan Karadeniz Bölgesinde 1. Sınıf arazi sıfatı ile dere kenarındaki araziler destekleme dışında yer almakta ve 2B çalışmalarından dolayı onlarca üretici alan bazlı desteklemelerden faydalanamamaktadır. Faydalanamadığından dolayı fındık bakım maliyetleri için fındığını hasat etmeden önce tüm fındık parasını bitirmiş olmaktadır. Fındıktan kazanç sağlayamayanlar çiftçiler fındık tarımından vazgeçme noktasına gelmektedir. Bu noktada çiftçileri tekrardan tarıma yönlendirmek amacıyla 1. Sınıf arazi sıfatı ile destekleme dışı kalan araziler ile 2B arazisi sahipli çiftçilerde alan bazlı desteklemelerinden yararlandırılması olumlu bir etki sağlayacaktır.

Ülkemize tarım ürünlerinden en fazla döviz getiren fındığın desteklerinin daha fazla ele alınması dileğiyle yeni üretim yılının bütün çiftçilerimize hayırlı olmasını dilerim.”dedi.
 

Bu haber 895 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 0 Yorum