Hortum ya da kasırga uyarısı yayınlanırsa şaşmayın!

1980’lerin sonlarından beri gündemde olan Küresel İklim değişikliğinin somut etkileri son yıllarda ülkemizde de görülüyor. İklim bilimciler, sadece birkaç yıl sonra hava sistemlerinin şiddetlerinin ve sıklıklarının artarak devam edeceği uyarısında bulunuyor. Durumdan en çok etkilenecek bölgelerden biri de Karadeniz. Su hortumlarının daha sık görüleceği Karadeniz’de, sellerin sıklıkları ve şiddetlerinde de artışlar olacağı tahmin ediliyor.

Hortum ya da kasırga uyarısı yayınlanırsa şaşmayın!

1980’lerin sonlarından beri gündemde olan Küresel İklim değişikliğinin somut etkileri son yıllarda ülkemizde de görülüyor. İklim bilimciler, sadece birkaç yıl sonra hava sistemlerinin şiddetlerinin ve sıklıklarının artarak devam edeceği uyarısında bulunuyor. Durumdan en çok etkilenecek bölgelerden biri de Karadeniz. Su hortumlarının daha sık görüleceği Karadeniz’de, sellerin sıklıkları ve şiddetlerinde de artışlar olacağı tahmin ediliyor.

Hortum ya da kasırga uyarısı yayınlanırsa şaşmayın!
13 Eylül 2020 - 21:00

Haber Merkezi – İklim değişikliğinin etkileri onlarca ülke ile birlikte Türkiye ve çevresinde de görülüyor. Konu çoğu zaman gündem dışında olsa da 21’inci yüzyılın en büyük probleminin başında Küresel Isınma ve İklim Değişikliği olabilir. İklim değişikliği, ekosistemden, tarıma, ekonomiden, sosyal ve kültürel alışkanlıklarımıza kadar birçok durumu etkileyeceğe benziyor.

İklim bilimci ve meteorologlar, son 15 yılda ülkemizde hortum sayılarında ve şiddetlerinde artışların olduğuna dikkati çekerek, şiddetli sağanak, dolu ve ani sıcak ve soğuk dalgalarının da maddi ve manevi kayba yol açtığının altını çizdi. Bu hava olaylarının şiddetlerinin ve sıklıklarının 2030’lu yıllara doğru daha da artması öngörülürken, halkın, yerel yöneticilerin ve devletin konuyla ilgili önlemleri hayata geçirmesi gerektiği hatırlatıldı. Türkiye’de de bu konuda çeşitli adımlar atılsa da yeterliliği tartışılır! Vatandaşında bu konuda bilinçli olması için konuyla ilgili kurumlara ve yerel yönetimlere de çok iş düşüyor.

Konu sadece deprem olduğu zamanlarda olduğu gibi, seller, dolular, hortumlar olunca gündem de başa çıkıyor. 2018 yılının Eylül ayında İyon Denizinde oluşan ve Akdeniz’de ilerleyen Tropikal Fırtına kasırgaya dönüşerek Yunanistan ve Türkiye’ye ilerlemeye başlamıştı.

2018 yılında, 28 Eylül Cuma günü sürekli rüzgârlarla birlikte İyon Denizi üzerinde güçlenecek olan Kırbaç adındaki kasırgasının, 29 Eylül Cumartesi gününden itibaren Yunanistan'ın güneyinde bulunan Mora Yarımadası üzerinden Ege Bölgesi'ne doğru hareket edeceği, rüzgârın hızının saatte 100-130 hatta yer yer 140 kilometreye ulaşacağı, Ege ve Akdeniz’de paniğe neden olmuştu. Kasırga korkulan olmayarak, Yunanistan’ın güneyini vurunca etkisini yitirmişti.

SULARIMIZ ISINDI
Marmara, Ege, Akdeniz ve Karadeniz’de yüzey sıcaklıkları ortalamaların çok üzerinde. Meteoroloji Genel Müdürlüğü (MGM) 13 Eylül 2020 verilerine göre, Akdeniz’de 28/30 derecelere ulaşan sıcaklıklar, Karadeniz’in bazı kesimlerinde şaşırtıcı şekilde, 25/28 derecelerde. Haziran-Ağustos Karadeniz’in ortalama su sıcaklığı 20/23 derece arasında değişmesi gerekirken, Doğu ve Batı Karadeniz’in bazı kesimlerinde sıcaklıklar Eylül ortalarına yaklaşmamıza rağmen 27/29 derecelere ulaştı. Marmara Denizinde, 23/26, Ege Denizinde de 23/27 dereceler arasında değişiyor. Özellikle, Akdeniz ve Karadeniz’de sıcaklık artışı belirgin ve atmosferik hadiseleri etkiliyor.

Ülkemizin üç yanını çevreleyen deniz sularındaki ısınma sebebiyle, hortumlar, Akdeniz’de de kasırga benzeri hadiselerin oluşacağı yerli ve yabancı iklim bilimciler tarafından belirtiliyor. Akdeniz kendi kasırgalarını üretmeye başlayacak. Hortumlar aslında ülkemizde ince ve su hortumları hemen her sene görülüyor. Son 15 senede ise, su ve kara hortumlarının sayılarında ve şiddetlerinde artış olduğu kayıtlara geçildi.

UZMANLARIN AÇIKLAMALARI
İTÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Orhan Şen, iklim değişikliğinin denizlerdeki su sıcaklığını da artırdığını, bu durumda da hortum, şiddetli yağış, dolu ve fırtınaların tetiklendiğini, 2023 yılından sonra bu etkilerin daha da belirgin hale geleceğini belirterek, denizlerdeki ekosistemin de durumda ciddi şekilde etkilendiğini kaydetmişti.

Atmosfer Bilimci Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu, genel olarak dünyanın birçok yerinde okyanus ve deniz suyu sıcaklıklarında artışların olduğunu, Türkiye’yi çevreleyen tüm denizlerde de bu durumun tespit edildiğini söyledi. Kadıoğlu, bu yılda deniz suyu sıcaklıklarının normallerin üzerinde olduğunu ifade ederek, şiddetli yağış, dolu ve su hortumlarının sonbahar döneminde görülebileceğini vurguladı.

“Havayı Koklayan Adam” olarak bilinen CNN Meteoroloji Editörü Bünyamin Sürmeli’de,  CNN Türk ve sosyal paylaşım hesaplarından konuyla ilgili açıklama yaptı. Birçok uzman gibi deniz suyu sıcaklıklarının normallerin üzerinde olduğunu paylaşan Sürmeli, özellikle yazdan sonbahara geçiş dönemlerinde ve sonbaharda ani ve kuvvetli sağanakların, fırtınaların tetiklendiğini anlatarak, Eylül, özellikle Ekim, Kasım aylarında da benzer durumların olabileceğini aktardı. Bu dönemde kuzeyden gelecek serin ve soğuk dalgaların sıcak deniz suyunun etkisi ile güçlendiğini belirten Sürmeli, aylık ve mevsimlik tahminler bazında sonbaharın Karadeniz kıyıları dışında yer yer kurak, sıcaklıklarında ülke genelinde normallerin üzerinde olacağını, Karadeniz kıyılarında normaller civarı ve biraz üzerinde olabileceği söyledi.

Bünyamin Sürmeli, Eylül, Ekim, Kasım aylarının genellikle kurak, sıcak ve ılık olsa da,  kısa süre içerisinde düşecek kuvvetli sağanakların su baskını ve sel riskini de beraberinde getirebileceğini, Aralık ayından itibaren yağışların ortalamalarda olmasının beklendiğini de sözlerine ekledi.

Uzmanlar, coğrafi konumundan dolayı her yıl şiddetli yağış, hortumlar, sıcak ve soğuk dalgaların normal olduğunu, fakat ısınma ve iklim değişikliğinin etkisiyle bu hava olaylarının sıklıkları ve şiddetlerinde aşırı şekilde artışların yaşandığını, önümüzdeki yıllarda da bu artışların her sene katlanarak olmasa da devam edeceği görüşünde birleşiyorlar.
 
                                                                        Derleme-Araştırma: Timuçin ÖZAT
 

Bu haber 2228 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 0 Yorum