(Fotoğraflar metnin altında sıralanmaktadır)

Haber Merkezi -  Yaklaşık bir buçuk senedir İstanbulspor’da U-21 teknik sorumluluğunu başarılı şekilde yerine getirerek, birkaç ay önce memleketi Karadeniz Ereğli’ye döndüğünü ifade eden deneyimli Teknik Direktör Ahmet Uzun, gazetemizin muhabiri Timuçin Özat’a verdiği demeçte çok önemli açıklamalar kaydetti.

Yaklaşık 40 yıldır futbolun içinde olan ve son 20 senedir de teknik direktör olarak hizmet veren, birçok takımı başarıya götüren Uzun’un, ilçedeki futbol gündemini etkileyecek röportajı şu şekildedir:

“LİDER BIRAKIP DÖNDÜM ÇÜNKÜ…”
“İstanbulspor’da bir buçuk yıl U-21 teknik sorumluluğu yaptım. (2017-2018 sezonu). İlk sene, ligi 10’uncu sırada tamamladık. İkinci sezonda, ilk yarı boyunca 17 maçta, 10 galibiyet, 4 beraberlik ve 3 yenilgi ile takımı lider bıraktım. Futbolun içinde olan klasik ayrılıklarla, İstanbulspor’daki antrenörlük yapmanın tecrübe ve deneyimlerini yaşadım. Bir buçuk yılda İstanbulspor’dan ekmek yedim. İstanbulspor ailesine bu konuda gönülden teşekkürlerimi sunuyorum.”    

“SAHALARDA POLİTİK TEMASLARA ŞAHİT OLDUM”
Futbolu “İnsan yönetme sanatı” olarak nitelendiren teknik adam Uzun, bu işin yönetim, teknik direktör, takım ve altyapı ile birlikte sadece spora dayalı olmadığını aynı zamanda düzenli bir planlamanın sonucu olduğunu söyleyerek; “Maalesef Karadeniz Ereğli’de de politik dirsek temasları mevcuttur. Futbolun içerisine politika girerse, kişisel menfaatler ön plana çıkar ve takım ruhu, iletişimi kaybolur ya da doğru şekilde yapılamaz. Bunun sonucunda da ne kadar antrenman yapılırsa yapılsın sonuç kuvvetle muhtemel başarısızlık olur. Tıpkı Karadeniz Ereğli Belediyespor’da olduğu gibi… Amacım, bu şirin kentimizi futbolda da ön plana çıkarmaktır” şeklinde konuştu. 

Ahmet Uzun açıklamalarını şöyle sürdürdü: "Gördüğüm kadarı ile futbol insan yönetme sanatı… başarılı olmanın hiçbir ödülü olmadığını futbol sahalarında politik dirsek temaslarının çokluğuna şahit oldum. Yıllardır futbolun içindeyim. Tek başıma ancak bu kadar mücadele edebiliyorum. Çünkü, futbolun içinde kalmak için gücünün yetmediğini, tek başına kaldığını, dürüstlüğün prim yapmadığını, antrenörün en iyi dostunun üç puan ve başarıya odaklı olduğunu yaşayarak öğrendim. Futbol bilinmeyen bir denklem değil ki, basit bir oyundur.”

“MENAJERLERDEN OYUNCU ALINMAZ”
Doğru kadro planlaması yaparsan doğru oyuncuları transfer edersen, menajerlerden oyuncu almazsan, eğer futbolun içinde olursan doğrularla kimsenin adamı olmadan futbola torpili ve siyaseti sokmadan başarılı olunacağına inananlardanım. Antrenörlükte, gelişim ve eğitim zamanı vardır. Bu süreci plan ve program açısından olumlu gerçekleştirdiğin zaman kişilik ve prensiplerinden taviz vermediğin zaman kamuoyunda ona göre intiba bırakırsın.

Futbola yıllarını veren bir insan olarak çizgimizi bozmadan, kimseye ‘Padişahım sen çok yaşa’ demeden yeşil sahalarda gücümün yettiği ölçüde kalmaya devam edeceğim.”

“GELELİM EREĞLİ’DEKİ FUTBOLSUZ KENTİN YÖNETİCİLERİNE…”
“Yıllardır bu işin içinde olan birisi olarak tecrübelerime dayanarak gördüklerim; futbolu doğru insanlar, doğru yönetirse başarı her zaman gelir.

Karadeniz Ereğli Belediyespor, Bölgesel Amatör Ligi’nde, 4 yılda, 10 milyondan fazla para harcadığı kamuoyu tarafından ifade edilmektedir. 4 yılda, Ereğli Belediye spora Ereğli dışından, 8 tane teknik direktör getirildi. Bu kadar başarısızlığın faturası kulübü tek başına yöneten Halil Bozkuş’a ait olduğunu düşünüyorum.

“URFA’DAN GETİRDİNİZ, BİR MAÇ SONRA GÖNDERDİNİZ”
“Bu memlekette, sahanın içinde teknik sorumlu Hüseyin Aydoğan hoca varken, Şanlıurfa’dan tribüne hoca getirdiniz. Urfa’dan gelen Bedih hocayı bir maç sonra gönderen de sizlersiniz.
Bu kadar imkanlar tanınmasına rağmen 4 yılda aynı imkanlarla Ereğli’de yaşayan bir antrenör olarak biz daha iyisini yapardık! Futbolda, kimsenin bizlerden fazlalığı olduğunu düşünmüyorum. Bende, kendi memleketime alanında hizmet etmek için maalesef bu fırsatı bir türlü bulamadım! Yıllarca yaşayarak, görerek, öğrenerek, donanımlı ve tecrübeli bir antrenör olduğumu düşünüyorum. Benim tek amacım, Ereğli futboluna hizmet etmek. İzlediğim oyuncularla, bildiğim oyuncularla, menajerlerle oyuncu pazarlığı yapmadan kendim gözlemlediğim oyun sistemime uyan oyuncu grubunu tercih ederim.”

“MADDİ KAYNAKLAR HEBA EDİLDİ”
“4 senede Ereğli’ye yaklaşık 50 tane futbolcu, menajerler vesilesi ile adeta Ereğli Belediyespor’un para kaynakları bu şekilde heba edildi. Bu kadar masraf yapacaksın, bu kadar oyuncu alacaksın, her sene ligi 5’inci sırada bitireceksin! Kendi çıkarları için Ereğli Belediyesini kullananlar futbolu sadece kullanmışlardır. Bu tip adamlar, kendilerini Ereğli’de önemli adam pozisyonuna sokmaktadır. Yazık ve ayıp!”

“BENİM YETKİM YOK DEMİŞTİ ANCAK…”
“İstanbulspor’a gitmeden Ereğlispor’da antrenör olmak için girişimde bulunmama rağmen sonuç alamadım.
İstanbulspor’dan ayrıldığımdan bu yana, 3 aydır her hafta sonu BAL ligi ve 2 lig ve 3. lig karşılaşmalarını takip ederek, oyuncu listesi yapıyorum. Bu doğrultuda futbolun içerisinde kalmaya çalışıyorum.
Futbol ortamı; paranın çok olduğu, rantın paylaşıldığı ancak problemli insanlarında bol olduğu bir arenadır. Futbol ortamı bana, yıllarca üniversiteyi bitirmişim gibi geldi. Yaşadıklarım, gördüklerim, kavgalarım… Bu alemde, dürüst insanın barınamadığına şahit oldum.
Problemi yaratan düşünce tarzı ile problemleri çözemediğimi gördüm, yaşadım ve öğrendim...
       
“BELEDİYE ÇIKARLAR UĞRUNA KULLANILDI”
“Karadeniz Ereğli nüfus olarak, Karabükspor, Alanyaspor ve Akhisarspor kadar potansiyeli olan bir futbol kentiydi yıllar önce. Ama maalesef bu şehirde, Ereğli Belediyesini kendi çıkarları uğruna kullananlar bir tesis yapmayı bile beceremediler. Oysa bir futbol takımı, bir kentin kültürünü temsil eder. Bir varoluş şeklidir.

“FUTBOLA POLİTİKA GİRDİ”
Kulübün sorunları tartışılmalıdır. Tekelciliğin olduğu yerde sistemle düzen olmaz. İnsanlar koltuklarını koruma adına, popülist politikalar üretirken maalesef Ereğli’de futbola politikayı soktular. Kulübün içinde maddiyata bağlı adamlar var oldukça, Ereğli futbolundan hiçbir şey olmaz. Son dört yılın özeti maalesef bu şekildeydi.
Sezon başı dört yıldır demeç verenler, Ereğli dışından getirilen antrenörlerle poz verenler, maalesef takım başarısız olduğu zaman perdenin arkasına saklandılar. Ereğli’ye gelen hocaların ve futbolcuların alınmasında sorumlu tek kişi var: Halil Bozkuş’tur. Takım galip geldiği zaman ön planda, mağlup olduğu zaman ortalıkta yok!

“PERDE ARKASINDA ÇEVRİLEN FİLMLER…”
Benim tek amacım, yıllarca futbolcu olarak hizmet ettiğim, futbol geçmişime güvenip UEFA - A. lisansına sahip donanımlı bir futbol adamı olarak takımı istediğimde Halil Bozkuş, yetkisinin olmadığını bu işlerle uğraşacak zamanının bulunmadığını söylemişti. Gelen hocaların başarısız olmalarından sonra Ahmet Uzun adının gündeme gelmesine, takımın başına geçmesine engel olduğunu bizzat eski Belediye Başkanı Hüseyin Uysal tarafından tarafıma ‘Senin işini ben bozmadım, senin kararını başkaları verdi’ şeklinde belirtildi. Demek ki perde arkasında filmleri çeviren Halil Bozkuş’tan başka yetkili kimse yoktu. Ereğli’den ‘kesinlikle antrenör almam’ dediği öne sürülen Bozkuş’a, meslektaşlarım adına reaksiyon göstererek bu söylemini Ereğli adına talihsiz bularak, kınıyorum.

Yazıklar olsun! Sizleri bu memlekete futbol adına hizmet etmek amacıyla başka düşüncesi olmayan, dürüst antrenörler bu memlekette sayenizde görev alamadı. Siz zenginsiniz diye, paranız çok diye her şeyi siz mi biliyorsunuz? Gidin kompleksinizi başka yerlerde tatmin edin. Başkalarının ekmeği ile oynamayın!
Benim amacım yaşadığım şehirde sadece sportif bir katkı sağlamaktı. Ereğli futbolunun üst liglerde yer alması için bir çabaydı. Ereğli sevdasından başka bir şey değildi.

Son dört senede, Ereğli’de antrenörlere yapılan saygısızlığın hiç yakışmadığını belirtmek isterim. Bu anlayışta ben dahi kim olursa olsun başarılı olma şansı sıfırdır! Bu takımı şehirle birleştirmeden asla başarı gelmez.

Ereğli’de, yetkisi olanın bilgisi yok, bilgisi olanın yetkisi yok. İkiyüzlü insanlar işine geldiği gibi, dürüst insanlar içinden geldiği gibi konuşur. Ben bugün Ereğli’de içimden gelenleri konuşuyorum. Arkadan iş çevirmedim, kimsenin ekmeği ile oynamadım.

Lafını esirgemeyen içinden geldiği gibi konuşan kişilerden korkmayın. Onlardan bir kötülük gelmez. Ancak dilinin ve yüzünün altında gizlenen, dışarıdan dost görünüp de kötülük için fırsat bekleyen fesatlardan korkmak gerek. Dostunu iyi seçki yarına aranız bozulunca seni satmayacak kadar adam olsun. Ben bazı dost bildiklerimin bir takım engellemelerine ve haksız eleştirilerine de tanık oldum.
 
Futbol ortamında hayatınızın kalitesi iletişim kurduğunuz insanların kalitesine bağlıdır. Büyük şehirde, farklı ve yeni insanlar tanıyorsun, ama küçük yerlerde aynı insana günde defalarca selam veriyorsun. Bu durumda, meslek olarak ne uzuyorsun ne de kısalıyorsun. Olduğun yerde kalıyorsun. Kendini geliştirme ve yenileme ortamının daima farklı yerlerde olduğunu gözlemledim. Farklı şehirlerde birçok takımla çalıştım. Artık memleketimde Ereğli Belediyespor’u hak ettiği yere getirmek adına göreve talibim.”

Diğer yandan, Karadeniz Ereğli’de, 60 antrenör mevcut. Bunun 50 tanesi ‘C’ diplomalı, yani çalışma alanı ‘Amatör Küme’, 5 tane ‘B’ diplomalı hoca var. 4 tane UEFA – A diplomalı, 1 tane de TFF – A diplomalı teknik direktör bulunmaktadır.   

Bu arada, haberde adı geçen kişi veya kurum yetkililerinin cevap hakları olduğunu, açıklama yaptıkları takdirde gazetemiz ve haber portalında yayımlayacağımızı hatırlatıyoruz.

Ahmet UZUN, Teknik Direktör Şenol GÜNEŞ (sağda)